MSB kaynakları, Yunanistan Dışişleri Bakanlığı'nın Türkiye'yi AB Savunma Projelerinin dışında bırakma çabalarıyla ilgili açıklamalarda bulundu.
TÜRKİYE-İSRAİL ‘ÇATIŞMASIZLIK MEKANİZMASI’ KONUSU
Türkiye-İsrail ‘Çatışmasızlık Mekanizması’ ile ilgili sorular üzerine Bakanlık kaynakları, "Suriye’de istenmeyen olayların yaşanmaması için bir çatışmasızlık mekanizması kurulması konusunda, teknik görüşmeler muhataplarımız ile koordineli devam etmektedir. Bu konuda daha önce ifade ettiğimiz gibi resmi makamlar dışında yapılan açıklamalar dışındaki haber ve bilgilere itibar edilmemelidir" değerlendirmesini yaptı.
"TÜRKİYE’NİN GÜCÜNÜ ANLAMAYANLARA ANLATMAYA DEVAM EDECEĞİZ"
Bakanlık kaynakları, Yunanistan Dışişleri Bakanlığının Türkiye’yi AB Savunma Projelerinin dışında bırakma çabalarıyla ilgili "Türkiye’nin bölgesinde sahip olduğu kritik rolü ve Avrupa’nın güvenliği için önemini yok saymaya yönelik çabalar başarısız olmaya mahkumdur. İkili anlaşmazlıkları çok taraflı platformlara taşımak ve ülkemizi dışlamaya yönelik bir tutum sergilemek iyi niyetli olmadığı gibi akıllıca bir adım da değildir. NATO ve AGİT üyesi, AB’nin ise aday ülkesi olarak Türkiye, gelişen savunma sanayisi, bölgesel krizlerin çözülmesinde üstlendiği önemli roller ve güçlü ordusuyla Avrupa güvenlik mimarisinin ayrılmaz bir parçasıdır. Türkiye’nin gücünü anlamayanlara anlatmaya devam edeceğiz" ifadeleri kullanıldı.
Türkiye ve AB’nin savunma ve güvenlik, terörle mücadele, düzensiz göçün önlenmesi gibi birçok konuda uzun dönemli stratejik çıkarları paylaştığını ifade eden Bakanlık kaynakları, Avrupa güvenliğinin ancak kapsayıcılık, stratejik öngörü ve kolektif dayanışma ile güçlendirilebileceğini, bunun için vizyoner bir yaklaşıma ihtiyaç olduğunu kaydetti.
"BAKANLIKTAN 'PONTUS' İDDİALARINA YANIT"
Bakanlık kaynakları, Yunan makamlarının 19 Mayıs’ta sözde Pontus iddialarıyla ilgili açıklamalarına ise "Asılsız iddialarla şanlı tarihimizi karalamayı ve milletimizin milli mücadelesine gölge düşürmeyi hedefleyenler ne kadar çabalarsa çabalasın tarih ve hakikat değiştirilemez. Tarihsel gerçekleri çarpıtarak bir soykırım yalanı ortaya atanların gerçekleştirdikleri katliamların vahşeti, bugün hala toplumsal hafızada yer almaya devam etmektedir. Bizleri gerçekleşmemiş suçların faili olarak göstermeye çalışanlar, bu beyhude çabadan vazgeçmeli ve önce kendi tarihlerinin kirli sayfaları ile yüzleşecek cesareti göstermelidir." yanıtı verildi.