Dünya

Türkiye’den denge değiştiren 3'lü hamle: Yunan ve İsrail'de panik havası

Ankara'dan gelen stratejik üçlü hamle, bölgenin güç dengesini altüst etti. Altay tankı, yerli savaş uçağı HÜRJET ve flaş Eurofighter adımları , Yunanistan ve İsrail’de fırtınaya neden oldu. Ülke Tv’de Bu Sabah sunucusu Şahin Karakaya yaşanan gelişmeleri “Vatan için yolda olanlara selam olsun” sözleri ile yorumladı.

HÜRJET, süpersonik hızı, ileri seviye aviyonikleri ve yerli üretim altyapısıyla Avrupa semalarına taşınıyor.

İspanya hükümeti, tahmini değeri 3 milyar 120 milyon euro olan HÜRJET'in satın alım sözleşmesini onayladı.

“AVRUPA’YA SATMAK BÜYÜK MEZİYET İSTER”

Ülke Tv’de Bu Sabah sunucusu Şahin Karakaya, gurur veren haberler için “Bunlar çok güzel gelişmeler. Bunları üretir üretmez dışarı satmak, hele hele de Avrupa’ya satmak büyük meziyet ister. Öyle her babayiğidin harcı değil. Bu işin başında bulunan tüm kıymetli yöneticilerimizi, TUSAŞ’ı başta olmak üzere tebrik ederiz. Allah var etsin, ayağınıza taş değmesin. Bunu söylemek boynumuzun borcu” ifadelerini kullandı.

“YOLDA OLANLARA SELAM OLSUN”

“Memleket için yolda olanlara selam olsun” sözlerine yer veren Karakaya, “Bu vatan, bu bayrak için gece gündüz çalışıp ter dökmeye devam edeceğiz. Kibirlenmek yok! Yolumuza devam edeceğiz. İç siyasette kendi aramızda didişmeye ve zaman kaybına gerek yok.” değerlendirmesi yaptı.

YUNAN VE İSRAİL’DE ALTAY VE EUROFIGHTER PANİĞİ

Diğer yandan Yunan medyası, Türkiye’nin attığı iki büyük savunma sanayii hamlesine büyük yer verdi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın ilk yerli üretim ALTAY tanklarının teslim törenine katılması ve İngiltere ile 20 adet Eurofighter Typhoon savaş uçağı alımı için imza atması, Atina’da dikkatle takip edildi.

Kathimerini gazetesinin Türkiye muhabiri Manolis Kostidis, Ankara’daki törende Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın ilk üç Altay tankını Türk Silahlı Kuvvetleri’ne teslim ettiğini yazdı.

Haberde, tankların tamamen Türkiye’de geliştirildiği ve BMC tesislerinde üretilmeye başlandığı vurgulandı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın törende yaptığı konuşmada üretim hedeflerini “Aylık sekiz tank, toplamda 250 tank” olarak açıkladığına dikkat çekildi.

Erdoğan’ın dış tedarikte yaşanan zorluklara rağmen sürecin durmayacağına ilişkin sözleri Yunan basınında “Karşılaştığımız engeller bizi yavaşlatabilir ama asla hedefimizden alıkoyamaz. Bir yol bulamazsak, yeni bir yol açarız.” ifadeleri ile aktarıldı.

“EUROFIGHTER ANLAŞMASI STRATEJİK EKSEN DEĞİŞİMİ”

Yunanistan merkezli bir diğer analizde, Türkiye’nin 20 adet Eurofighter Typhoon savaş uçağı için İngiltere ile yaptığı 9,2 milyar euro'luk anlaşma “Ankara’nın savunma politikasında tarihi bir yön değişimi” olarak nitelendirildi.

Haberde, anlaşmanın Türkiye’nin 75 yıl sonra ilk kez ABD dışından büyük çaplı savaş uçağı alımı anlamına geldiği, bunun da Washington’a olan bağımlılığı azalttığı ifade edildi.

“EGE’DEN DENGE DEĞİŞİYOR” YORUMU!

Kathimerini’de yer alan çarpıcı analizde “Eğer Türkiye 20 yeni nesil Eurofighter (Tranche 5) uçağını envanterine katarsa, Ege üzerindeki denge yeniden şekillenebilir.” denildi.

"YUNAN ÜSLERİNE TEHDİT"

Gazete ayrıca, anlaşmanın sadece uçakları değil, Fransız ortaklı MBDA konsorsiyumunun ürettiği Meteor ve Brimstone füzelerini de kapsadığını; bu durumun Yunan Hava Kuvvetleri’nin üstünlüğünü tehdit edebileceği yorumuna yer verdi.

“Türkiye, Altay tankları ve Eurofighter anlaşmasıyla hem kara hem hava gücünde büyük bir modernleşme sürecine girdi. Bu gelişmeler, savunma sanayisinde kendi kendine yeten bir Türkiye hedefinin hızla yaklaştığını gösteriyor.”

Yunan basınında öne çıkan genel görüşe göre, Ankara’nın savunma alanındaki hamleleri yalnızca askeri değil, diplomatik dengeleri de değiştirme potansiyeline sahip.

"SAVAŞ ALANINDA GÜÇ ÇARPANI"

İsrail’in en önde gelen gazetelerinden Maariv, “Türkiye en büyük güçlerin arasına katılıyor: Tehlikeli tankların üretimine başlıyor” başlıklı haberinde Altay'ı sayfalarına taşıdı.

Haberde, Türk Silahlı Kuvvetleri’ne teslim edilen yerli üretim tankların hem “savaş alanında bir güç çarpanı” hem de “sanayi egemenliğinin simgesi” olduğu yazıldı.

"BAĞIMLILIKTAN ÖZERKLİĞE"

Maariv, “Ankara için Altay, hem bir savaş alanı varlığı hem de endüstriyel egemenliğin bir simgesi; yalnızca yirmi yılda bağımlılıktan neredeyse özerkliğe ulaşan bir savunma sanayisinin somut bir ürünü” ifadelerine yer vererek Türkiye’nin kararlılığını ön plana çıkardı.