İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu katıldığı bir panelde İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı Akın Gürlek ve ailesini tehdit niteliğindeki sözleri iddiasıyla 7 yıl 4 aya kadar hapis cezası talebiyle yargılandığı davanın 2'inci celsesinin görülmesi görüldü.
İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi'nce Silivri'de görülen duruşmaya 'yolsuzluk' soruşturmasında tutuklanan Ekrem İmamoğlu ile tarafların avukatları hazır bulundu.
İmamoğlu, mahkemede savunmasını yaptı.
Hakim davayı 16 Temmuz’a erteledi.
İDDİANAMEDEN
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'nca hazırlanan iddianamede, İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı Akın Gürlek ‘mağdur', Ekrem İmamoğlu ise ‘şüpheli' sıfatıyla yer aldı.
“HEDEF GÖSTERME” SUÇU
Hazırlanan iddianamede, mağdur Gürlek'in geçmişte de terör suçlarına bakmakla görevli Ağır Ceza Mahkemelerinde Başkanlık, Sulh Ceza Hakimliği ve Adalet Bakan Yardımcılığı görevlerinde bulunduğu, vazife yaptığı dönemlerde ve halen başta DHKP/C olmak üzere çeşitli silahlı terör örgütlerince hedef haline getirildiğinin bilindiği, bu kapsamda terör örgütlerinin çeşitli basın ve yayın organları ile sosyal medya hesaplarında açık kimlik bilgileri ve fotoğrafının yayınlanarak tehdit edildiği anlatıldı.
İddianamede İmamoğlu'nun, hakkında adli işlem başlatılan CHP Gençlik Kolları Başkanı Cem Aydın hakkında yaptığı konuşmasının silahlı terör örgütlerine hedef gösterme ve servis etme mahiyetinde olduğu, hukuki koruma altına alınan terörle mücadele eden kişilerden biri olan Gürlek'i hedef gösterme suçunu işlediği kaydedildi.
“DÜŞÜNCEYİ AÇIKLAMA SINIRLARINI AŞTI”
İddianamede, İmamoğlu'nun ''Bak, bak Başsavcı sana söylüyorum. Senin zihnin çürümüş de...'' şeklinde söylediği sözle Gürlek'i küçük düşürmeye çalıştığı, sözlerin küçültücü ifade niteliğinde olduğu, düşünceyi açıklama sınırlarını aştığı, kişinin saygınlığına zarar vermeyi amaçladığı ve görüş açıklama niteliğinde bulunmadığı aktarıldı.
YARGI ORGANLARI VE MENSUPLARI ÜZERİNDE BASKI OLUŞTURMA!
İmamoğlu'nun mahkemeler nezdindeki kamu davalarında görevli bilirkişilerden biri olan şahsı, görevli tek bilirkişi imiş gibi lanse ederek, gerçeğe aykırı şekilde soruşturma şüphelileri lehine sonuç doğuracak karar verilmesi amacıyla alenen hedef gösterdiğinin belirtildiği iddianamede, ayrıca bu amaçla ismini de açıklayarak yargı görevi yapanı etkilemeye teşebbüs ettiği, görevinin getirdiği konumu ve nüfuzunu basın önünde aleni olacak şekilde kullanarak yargı organları ve mensupları üzerinde baskı oluşturmayı ve mensubu olduğu parti lehine etkilemeyi amaçladığı ifade edildi.
7 YIL 4 AYA KADAR HAPİS TALEBİ
Hazırlanan iddianamede İmamoğlu'nun ‘kamu görevlisine karşı görevinden dolayı alenen hakaret', ‘tehdit' ve ‘terörle mücadelede görev almış kişileri hedef göstermek' suçlarından 2 yıl 8 aydan 7 yıl 4 aya kadar hapis cezasına çarptırılması talep edildi.
MEMURİYET HİZMETLERİNDEN YOKSUN BIRAKILMA TALEBİ
Öte yandan iddianamede, Türk Ceza Kanunu 53. maddesinin 1. fıkrasında yer alan "kişi, kasten işlemiş olduğu suçtan dolayı hapis cezasına mahkumiyetin kanuni sonucu olarak, 'sürekli, süreli veya geçici bir kamu görevinin üstlenilmesinden; bu kapsamda, Türkiye Büyük Millet Meclisi üyeliğinden veya devlet, il, belediye, köy veya bunların denetim ve gözetimi altında bulunan kurum ve kuruluşlarca verilen, atamaya veya seçime tabi bütün memuriyet ve hizmetlerde istihdam edilmekten yoksun bırakılır" maddesinin uygulanması da talep edildi.