"Sessiz tehlike anemi, halsizlikten nefes darlığına kadar günlük yaşamı etkileyen belirtilerle sinsice ilerliyor" diyen Dr. Niiar Alioğlu; kansızlığın nedenlerini, risk faktörlerini ve etkili tedavi yöntemlerini açıkladı. Erken teşhis ve doğru beslenmenin önemine dikkat çekti.

Toplumda oldukça yaygın görülen ancak çoğu zaman fark edilmeyen kansızlık (anemi), vücudun dokularına yeterli oksijen taşıyamaması nedeniyle ciddi sağlık sorunlarına yol açabiliyor. BHT CLINIC İstanbul Tema Hastanesi İç Hastalıkları Uzmanı Dr. Niiar Alioğlu, aneminin nedenleri, belirtileri ve etkili tedavi yöntemleri hakkında önemli açıklamalarda bulundu.

ANEMİ NEDİR?

Dr. Alioğlu, aneminin kanda bulunan sağlıklı kırmızı kan hücrelerinin sayısının veya oksijen taşıyan hemoglobin düzeyinin normalin altına düşmesiyle ortaya çıkan bir tablo olduğunu söyleyerek bu durumun, vücudun yeterince oksijen alamamasına neden olduğunu belirtti.

Anemi 1

ANEMİYE YOL AÇAN 4 SEBEP

Dr. Niiar Alioğlu, aneminin altında yatan dört ana nedeni sıralayarak önemli bilgiler verdi. "İlk olarak, kan kaybının anemiye sıkça yol açtığını, özellikle mide ve bağırsak sistemindeki kanamaların veya kadınlarda regl dönemlerinin bu duruma örnek gösterilebilmektedir. İkinci nedenin kırmızı kan hücresi üretim eksikliği olduğunu, kemik iliği hastalıkları, böbrek yetmezliği ve kronik hastalıkların bu kategoriye girmektedir" dedi. Üçüncü önemli faktörün kırmızı kan hücrelerinin hızlı yıkımı olduğunu vurgulayan Dr. Alioğlu, son olarak vitamin ve mineral eksikliklerinin aneminin temel nedenlerinden olduğunu, özellikle demir, B12 vitamini ve folik asit eksikliğine dikkat edilmesi gerektiğini ifade etti.

SİNSİCE İLERLİYOR

Aneminin sinsi ilerleyebilen bir hastalık olduğunu söyleyen Dr. Alioğlu, belirtilerin zamanla ortaya çıkarak günlük yaşam kalitesini düşürdüğünü söyledi. "Halsizlik, çabuk yorulma, nefes darlığı, baş dönmesi, uyku hali, soluk ve kuru cilt, el ve ayaklarda üşüme, baş ağrısı ve fiziksel aktivitelerde zorlanmanın aneminin en sık görülen belirtileri arasında yer almaktadır. Özellikle genç yaşlardaki kadınlarda, adet dönemlerinde yaşanan yoğun kan kaybı nedeniyle demir eksikliğine bağlı anemi daha sık görülüyor" dedi.

ANEMİYE ZEMİN HAZIRLAYAN DURUMLAR

Dr. Alioğlu, kan kaybına bağlı aneminin başlıca nedenlerini şöyle sıraladı:

"Mide ve bağırsak sistemindeki (gastrointestinal) kanamaların, bu tür anemilerin en yaygın tetikleyicilerindendir. Ayrıca, trombosit düşüklüğü ya da pıhtılaşma bozuklukları, kemik iliği hastalıkları (örneğin lösemi), böbrek hastalıkları ve çeşitli kanserlerin de anemiye zemin hazırlayabilmektedir. Crohn ve ülseratif kolit gibi kronik bağırsak hastalıkları da anemi riskini artıran önemli faktörler arasında yer alıyor."

TEDAVİ KİŞİDEN KİŞİYE DEĞİŞİKLİK GÖSTERİYOR

Anemi tedavisinin altta yatan nedene göre kişiye özel olarak şekillendiğini belirten Dr. Alioğlu, her hastada kansızlığın farklı sebeplerden kaynaklanabileceğini belirtti. "Bu nedenle mutlaka doktora başvurulması ve doğru tanının konulması gerekmektedir. Demir eksikliği anemisinde demir takviyeleri ve demirden zengin beslenme önerilirken, B12 vitamini eksikliğinde B12 enjeksiyonları ve destekleyici diyet uygulanmaktadır. Kronik hastalıklara bağlı anemilerde ise altta yatan hastalığın tedavisinin öncelikli olarak ele alınır" şeklinde konuştu.

Yeni araştırma şaşkına çevirdi! Sadece “görmek” yetiyor
Yeni araştırma şaşkına çevirdi! Sadece “görmek” yetiyor
İçeriği Görüntüle

Anemi 2

KANSIZLIKTA BESLENME NASIL OLMALI

Dr. Alioğlu, "Kansızlıkla mücadelede beslenme, büyük önem taşımaktadır. Demir yönünden zengin kırmızı et, ıspanak ve özellikle siyah kuru üzüm gibi kuru meyvelerin düzenli tüketilmesi gerekmektedir. Portakal, limon ve domates gibi C vitamini içeriği yüksek gıdaların ise demirin emilimini artırarak kansızlıkla mücadeleyi desteklemektedir" açıklaması yaptı. Ayrıca keçiboynuzu pekmezi, kuru incir, kuru erik, tahin, dut, çilek, muz ve kavun gibi besinlerin de kan yapıcı etkileriyle beslenmede mutlaka yer alması gerektiğini söyledi.

BELİRTİLER HAFİFE ALINMAMALI

Dr. Alioğlu, "Kansızlık çoğu zaman basit bir yorgunluk ya da halsizlik hali gibi algılansa da, aslında vücutta ciddi ve ilerleyici sağlık sorunlarının habercisi olabilir. Bu nedenle belirtileri hafife almamak, günlük yaşamı etkileyen bu semptomları ciddiye alarak zaman kaybetmeden bir uzmana başvurmak büyük önem taşır" diyerek konuşmasını sonlandırdı.