Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Kabinesi Toplantısı ardından kameralar karşına geçti ve terör örgütü PKK’nın kendisini feshedip silah bırakmasını değerlendirdi.
“TERÖRSÜZ TÜRKİYE HEDEFİMİZE EMİN ADIMLARLA YÜRÜYORUZ”
Cumhurbaşkanı Erdoğan şunları söyledi:
Terörsüz Türkiye hedefimize engelleri aşarak, önyargıları kırarak, fitne ve nifak tuzaklarını bozarak emin adımlarla yürüyoruz. Cumhur İttifakı olarak ilk cephemizi tahkim etme amacıyla büyük bir samimiyetle hayata geçirdiğimiz Terörsüz Türkiye sürecinde bugün kritik bir eşiği daha aştık. Terör örgütü, kendini feshetme ve silahları teslim etme kararı aldığını açıkladı. Alınan kararı ülkemizin güvenliğinin, bölgemizin huzurunun, milletimizin ebedi kardeşliğinin perçinlenmesi adına önemli buluyoruz. Bu açıklamayı Kuzey Irak ile birlikte Suriye ve Avrupa başta olmak üzere örgütün tüm uzantılarını da kapsayan bir karar olarak değerlendiriyoruz. Terörün ve şiddetin tamamen devreden çıkmasıyla birlikte başta siyasetin demokratik kapasitesinin güçlendirilmesi olmak üzere, her alanda yeni bir dönemin kapıları açılacaktır. Emperyalistlerin asırlık planları ölümcül bir darbe yiyecek, kardeşliğimize saplanan kanlı hançer inşallah ebediyen sökülüp atılacaktır. Kandan ve gözyaşından beslenenler kaybederken, kazanan milletimiz ve memleketimiz olacak, hatta bölgemizdeki tüm kardeşlerimiz olacaktır. Biz buna gönülden inanıyoruz. İstihbarat Teşkilatımız ve diğer birimlerimiz herhangi bir yol kazasının yaşanmaması ve verilen sözlerin tutulması için bundan sonraki süreci de çok büyük bir hassasiyetle takip edecektir. Biz de devlet aklı ve ciddiyetiyle gereken takibi anbean yapacağız. Daha kapsamlı açıklamaları gerek şahsen, gerekse yetkili arkadaşlarımız vasıtasıyla önümüzdeki günlerde kamuoyumuzla paylaşacağız.
“HEPİMİZ TÜRKİYE CUMHURİYETİ’NİN BİRİNCİ SINIF VATANDAŞLARIYIZ”
Şunu tekrar vurgulamak isterim: Kökenlerimiz, kültürlerimiz, inançlarımız farklı olsa da hepimiz Türkiye Cumhuriyeti’nin birinci sınıf vatandaşlarıyız. Hep beraber Türkiye’yiz. Biz birlikte güçlüyüz. Bu duygudaşlığı, bu kaderdaşlığı ve kardeşlik şuurunu yücelttiğimiz takdirde Allah’ın yardımıyla Türkiye’nin bileğini hiçbir güç bükemeyecektir. Burada bir zafiyet yaşanırsa o zaman da bize kimse yardım edemez. Bu hakikati hiçbir zaman unutmamamız gerekiyor.
BAHÇELİ’YE TEŞEKKÜR
İktidar ve Cumhur İttifakı olarak Türkiye’yi 40 yıldır kanayan bu yarasından kurtarma noktasındaki kararlılığımızı tekrar vurguluyorum. İlk günden itibaren terörsüz Türkiye çalışmalarına samimiyetle sahip çıkan ittifak ortağımız Milliyetçi Hareket Partisi Genel Başkanı Sayın Devlet Bahçeli başta olmak üzere tüm genel başkanlara, siyasi partilere, medya mensuplarına, emeği olan herkese şahsım, milletim adına teşekkür ediyorum. Sayın Devlet Bahçeli’ye Cumhuriyet’imizin 102. yılına ithafen Kabinemize gönderdiği şanlı bayrağımızın nakşedildiği anlamlı gül buketi için ayrıca teşekkürlerimi iletiyorum.
“KAHRAMAN ŞEHİTLERİMİZİ RAHMETLE YAD EDİYORUM”
Bundan sonra yapılacak çalışmaların şimdiye kadarkinden daha yüksek dikkat, özen, sabır ve sorumluluk gerektirdiğinin gayet farkındayız. Menzile varıncaya kadar umudu büyüten, riskleri azaltan bir anlayışla hareket etmeyi sürdüreceğiz. İlgili kurumlarımızın çalışmaları, siyaset kurumunun müspet katkısı, aziz milletimizin de hayır duasıyla inşallah bu meseleyi artık tamamen geride bırakmayı ümit ediyoruz. Bu vesileyle vatanımızın bekası, devletimizin bölünmez bütünlüğü ve milletimizin istikbali uğrunda can veren kahraman şehitlerimizi rahmetle yad ediyorum. Aynı kutlu mücadelede yaralanan gazilerimize şükranlarımı sunuyorum. Sınırlarımız içinde ve ötesinde fedakârca görev yapan tüm güvenlik güçlerimize Rabbimden merhamet diliyorum. Rabbim ayaklarına taş değdirmesin niyazında bulunuyorum. Örgütün kendini fesih ve silah bırakmasıyla artık bir daha yıllar boyunca neredeyse her gün ocaklara ateşlerin düştüğü günler geride kalmıştır. İnşallah terör yüzünden anne, eş, evlat yüreklerinin cayır-cayır yandığı haberleriyle bir daha karşılaşmayacağız.
“GELECEĞE YÜRÜYECEĞİZ”
Dolayısıyla bugün açıklanan kararın en büyük kazananlarından biri şehit yakınlarımız, gazilerimiz, güvenlik güçlerimiz, Diyarbakır Annelerimiz, onların yavruları. Tek başına bu hakikat bile verilen mücadelenin ve gelinen aşamanın hem insani, hem tarihi önemini göstermeye yeterlidir. Aynı şekilde sürecin bir diğer önemli kazananı, yıllarca terör sebebiyle evlatlarını kaybeden, maddi-manevi nice sıkıntılara maruz kalan, evinden, yurdundan olan Kürt kardeşlerimdir. Fiilen biten terörün kalan gölgesinin de bu şekilde üzerimizden kalkmasıyla 86 milyon hep birlikte aynı ortak hayallere, aynı ortak hedeflere, aynı ortak değerlere sahip bir şekilde geleceğe yürüyeceğiz. Cenab-ı Allah yolumuzu açık, bahtımızı açık etsin diyorum. Rabbim 86 milyonun tamamını korktuklarından emin, umduklarına nail eylesin diyorum.”