Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı, CGTN Türk' konuştu: Çin'le ticaret hedefimiz 100 milyar dolar...

Bakan İbrahim Yumaklı, Çin’in Şangay kentinde gerçekleştirdiği temaslar kapsamında su ürünleri ve badem ihracatına ilişkin üç önemli protokole imza attı. Ziyaretin ardından CGTN Türk’e özel açıklamalarda bulunan Yumaklı, iki ülke arasındaki ticaret hacminin 100 milyar dolara ulaşması hedefinde tarım sektörünün önemli bir paya sahip olacağını söyledi.

Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı, geçtiğimiz günlerde Çin’in Şangay kentine resmi bir ziyaret gerçekleştirdi. Ziyareti kapsamında “Kuşak ve Yol İthalat-İhracat Gümrükler Gıda Güvenliği Konferansı”na konuşmacı olarak katılan Yumaklı, bakan düzeyindeki muhatabı Çin Gümrükler Genel İdaresi Başkanı Sun Meycun ile bir araya geldi. Görüşmelerde, Türkiye’den Çin’e ihraç edilecek su ürünleri ve bademle ilgili üç önemli protokol imzalandı.

Ziyaretin ardından CGTN Türk’e özel açıklamalarda bulunan Bakan Yumaklı, iki ülke arasındaki ticaret hacminin 100 milyar dolara ulaşması hedefi doğrultusunda tarım sektörünün bu sürece güçlü bir katkı sunacağını belirtti.

Tarım Ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı,

2018'DEN SONRA İLK KEZ!

"Çin’de Türkiye’nin tarımsal potansiyeline duyulan inancı yakından gördük"

Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı, 2013 yılından sonra ilk kez bakan düzeyinde Çin’e bir ziyaret gerçekleştirildiğini belirterek, Çin’in Türkiye’nin tarımsal potansiyeline duyduğu inancı yakından gördüklerini ifade etti. Görüşmelerin son derece verimli geçtiğini dile getiren Yumaklı, şunları söyledi:

"2013 yılından sonra ilk kez bakan düzeyinde Çin’e bir ziyaret gerçekleştirilmiş oldu. Tarım ve Orman Bakanlığı olarak söylemek gerekirse, 2018 yılından sonra da ilk kez teknik ekiplerimiz Tarım Yürütme Komitesi kapsamında bir araya geldi.

Görüşmelerimiz son derece güzel bir atmosferde geçti. Başta Sayın Bakan ve ekibi olmak üzere tüm Çinli yetkililerin misafirperverliği için özellikle teşekkür ediyorum. Çin Halk Cumhuriyeti’nde Türkiye’nin tarımsal potansiyeline duyulan inancı ve bu alandaki kararlılığı da yakından görmüş olduk.

Yüz yüze iletişim her zaman son derece önemlidir. Tüm konularımızı bir masa etrafında oturup açıkça konuşabildik. Çin Halk Cumhuriyeti, tarımsal üretimde zaten çok güçlü bir ülke; ancak aynı zamanda ciddi ölçüde ürün tedarik eden bir ülke konumunda. Dolayısıyla her iki ülkenin de bu anlamda birbirini destekleyebileceği pek çok alan bulunuyor.

Tarım, orman ve su yönetimi perspektifinden baktığımızda, bu ziyaretin hem Türkiye hem de Çin Halk Cumhuriyeti açısından son derece verimli geçtiğini söyleyebilirim."

Yumaklı

HEDEF 100 MİLYAR DOLAR...

Bakan Yumaklı, her iki ülke liderinin de 100 milyar dolarlık ticaret hacmine ulaşma hedefi doğrultusunda, tarım sektörünün bu sürece aktif katkı sağlaması gerektiğini belirtti. Bu kapsamda su ürünleriyle ilgili iki anlaşma ve bademle ilgili bir protokolün imzalandığını söyleyen Yumaklı, şöyle konuştu:

"Çin Halk Cumhuriyeti’nin dünya ticaretindeki payı yaklaşık 6 trilyon dolar seviyesinde. Tarım ürünlerinin bu toplam ticaret hacmi içindeki payı ise 300 milyar dolar civarında, yaklaşık yüzde 5’e denk geliyor.

Ancak Türkiye ile Çin Halk Cumhuriyeti arasındaki tarım ürünleri ticaretine baktığımızda, bu hacmin yaklaşık 800 milyon dolar seviyesinde olduğunu görüyoruz. Bu da genel ticaret hacminin yaklaşık yüzde 1,6’sına karşılık geliyor.

Her iki ülke liderinin de 100 milyar dolarlık bir ticaret hacmine ulaşma hedefi doğrultusunda, bizlerin de tarım sektörü olarak bu sürece katkı sağlamamız gerekiyor. Çünkü ciddi bir potansiyel mevcut. Bu kapsamda uzun süredir devam eden görüşmelerin sonucunda su ürünleriyle ilgili iki anlaşma ve bademle ilgili bir protokol imzalanmış oldu. Böylece bu alanlardaki süreç artık kendi mecrasında ilerleyecek."

ÇİN HEYETİ ARALIK'TA TÜRKİYE'YE GELECEK

Bakan Yumaklı, kanatlı ürünler, defne ve turunçgiller konularında da önemli görüşmeler yapıldığını belirterek, önümüzdeki aylarda Çin Halk Cumhuriyeti’nden bir heyetin incelemelerde bulunmak üzere Türkiye’yi ziyaret edeceğini söyledi. Bu ziyaretin, her iki ülkenin de mevcut potansiyelin farkında olduğunu ve bu potansiyeli hayata geçirme yönünde güçlü bir irade ortaya koyduğunu gösterdiğini ifade eden Yumaklı, şunları söyledi:

"Kanatlı ürünler, defne ve turunçgiller konularında da görüşmeler yaptık. Aralık ayı başında Çin Halk Cumhuriyeti’nden bir heyetin turunçgillerle ilgili incelemelerde bulunmak üzere Türkiye’ye gelmesi planlanıyor.

Kanatlı etiyle ilgili olarak da Sayın Çin Halk Cumhuriyeti Gümrükler Genel İdaresi Başkanı Sun Meycun’a, Türkiye’nin kuş gribi açısından artık “ari ülke” statüsünde olduğunu, hastalıktan arındığını bir kez daha ifade ettik. İki ülke arasındaki bu konudaki resmi yazışmaları da kendisine ilettik. Sayın Meycun, belgeleri dikkatle inceleyeceğini ve süreci kısa sürede sonuçlandıracağını belirtti.

Defne ürünlerine ilişkin süreç de devam ediyor. Bu ziyaret, her iki ülkenin de mevcut potansiyelin farkında olduğunu ve bu potansiyeli gerçeğe dönüştürme konusunda güçlü bir iradeye sahip bulunduğunu bir kez daha ortaya koydu. Bundan sonraki aşamada, süreç ürün bazında ilerlemeye devam edecek."

Türkiye Çin-1

Türkiye, Çin’in tarımsal ürün ihtiyacını karşılamaya hazır

Çin Halk Cumhuriyeti’nin ihtiyaç duyduğu her ürünü, Türkiye’nin dört bir yanında farklı ürünler üretebilen bir ülke olarak karşılamaya hazır olduklarını belirten Bakan Yumaklı, bu ziyaretten sonra iki ülke arasındaki ilişkilerin ciddi bir ivme kazanacağına inandığını söyledi. Yumaklı, karşılıklı ürün ticaretinin, özellikle tarım alanında, bundan sonraki ziyaretler ve görüşmelerle birlikte artarak devam edeceğini vurguladı ve şöyle konuştu:

"Biz tabii burada sadece talep üzerine bazı ürünlerin hızlı bir şekilde ticaretini gerçekleştirmek istedik. Ancak zaman içinde hem Çin Halk Cumhuriyeti’nin ihtiyaç duyduğu ürünler hem de bizden talep edeceği farklı ürünler bu ticaretin konusu olabilecektir.

Biz, iki ülke arasındaki ticaret hacminin 100 milyar dolara ulaşmasını ve bu toplam içinde tarımsal ürünlerin payının artmasını hedeflemiş durumdayız. Bunu yapabilecek güçteyiz.

Ticaret Bakanlığı’ndan toplam 2,1 milyar lira ceza!
Ticaret Bakanlığı’ndan toplam 2,1 milyar lira ceza!
İçeriği Görüntüle

Çin Halk Cumhuriyeti’nin ihtiyaç duyduğu her ürünü, Türkiye’nin dört bir yanında farklı ürünler üretebilen bir ülke olarak karşılamaya hazırız. Üreticilerimiz de üretim kapasitesi ve potansiyelleri itibarıyla buna hazır durumda.

Umuyorum ki bu ziyaretten sonra ilişkilerimiz çok ciddi bir ivme kazanacaktır. Karşılıklı ürün ticareti, özellikle tarım ürünleri başta olmak üzere, bu tür ziyaretler ve görüşmelerle birlikte artarak devam edecektir."

Kuşak ve Yol, küresel gıda güvenliğinde “Kazan-kazan” metodolojisidir

Kuşak ve Yol girişiminin son derece önemli bir adım olduğunu vurgulayan Bakan Yumaklı, Asya ile dünyanın diğer bölgeleri arasındaki bağın, aynı zamanda Asya ile Avrupa arasındaki köprünün bu girişim sayesinde güçlendiğini belirtti. Bu metodolojinin daha da geliştirileceğine inandığını ifade eden Yumaklı, tüm ülkeler için “kazan-kazan” anlayışı doğrultusunda önemli sonuçlar doğuracağını söyledi ve değerlendirmesinde şunları kaydetti:

"Elbette bu girişim son derece önemli bir girişimdir. Özellikle gıda arz güvenliğiyle ilgili olarak, tüm ülkelerin bu ürünlerin ticaretinde çeşitli sebeplerle kesintiye uğrayan süreçleri düzeltmek veya bu süreçlerin ürünlerin hareketine engel olmasını ortadan kaldırmak için attığı adımlar açısından çok önemli bir metodolojidir. Biz de bunu konuşmamızda ifade ettik.

Çin Heyeti Türkiyede

Bu konuya sadece gümrüklerdeki işlemler olarak bakmıyoruz. Biz, sürecin başından sonuna kadar tüm ülkelerin gıda hareketiyle ilgili olarak önleyici ya da kısıtlayıcı herhangi bir teknik unsurun bulunmamasını sağlaması gerektiğini düşünüyoruz.

Dolayısıyla bu noktada, etkinlik süresince bu konunun nasıl ele alınabileceğine dair Sayın Bakan Sun Meycun ve ekibi tarafından da bilgilendirmeler yapıldı.

Tabii bu işin teknik kısmının yanı sıra başka bir yönü de var. Asya ile dünyanın diğer bölgeleri arasındaki bağı, aynı zamanda Asya ile Avrupa arasındaki köprüyü kuracak olan da bu girişimdir.

Ben inanıyorum ki bu metodoloji daha da geliştirilecek ve tüm ülkeler açısından “Kazan-kazan” prensibi doğrultusunda önemli sonuçlar doğuracaktır. Bu vesileyle Sayın Bakan’ı ve ekibini tebrik ediyorum."