MHP Genel Başkanı Bahçeli, Sabah gazetesinde yer alan röportajda gündemdeki konuları değerlendirdi.
BELEDİYE BAŞKANLARI HAKKINDA SORUŞTURMA
Bahçeli, 'İmamoğlu ve diğer belediye başkanları hakkındaki soruşturmalarla ilgili iddianameler hazırlanmalı' açıklamasına hakkında değerlendirmelerde bulundu:
"Haklılar ise beraatleri sağlanmalı, suçlular ise gerekli cezayı almalılardır. Ekim ayı içerisinde iddianameler hazırlanmalı, kamuoyu ile paylaşılmalı ve mahkemeler başlamalıdır. Ve kısa zamanda da sonuçlanabilecek bir çalışma ortamına girebilmelidir. Bunu da yapabilecek çok değerli yargı mensubu var, bunlara da güvenmeliyiz."
CHP'NİN "MAHKEME KARARINI TANIMIYORUZ" AÇIKLAMASI
CHP yönetiminin 'Mahkemenin kararını tanımıyoruz' açıklamasını nasıl değerlendiriyorsunuz? sorusuna yanıt veren Bahçeli şu ifadeleri kullandı:
"Yanlış buluyorum. Hukuka saygı duymak gerekir. Mahkeme kararını tanımıyoruz diye bir olay olmaz. Mahkeme bir karar verdiyse onu tanıyıp, kararın gereğini yapmaya çalışmaları gerekiyor. Toplumu bazı tartışma zemininden uzaklaştırıp daha karşılıklı anlayışa dayalı bir toplum yapısına kavuşturmaları gerekiyor.
ÖZGÜR ÖZEL HAKKINDA
"Özgür Özel'in psikolojisini iyi görmedim" sözleri hakkında, "Çok sert konuşmalar yapıyor, bazı kavramları farklı kullanıyor. Bunlar da onun hareketlerine ve yüzündeki ifadeye yansıyor. Bu da televizyonlar tarafından toplumca görülüyor. Ana muhalefet partisinin lideri olarak daha sabırlı ve sakin davranması gerektiğini düşünüyorum." dedi.
"MHP'YE ÇOK BÜYÜK SAYGISIZLIKLAR YAPIYORLAR"
Bahçeli, İyi Parti'nin terörsüz Türkiye sürecine karşı tavrına ne dersiniz? sorusuna ise şu şekilde yanıt verdi:
Bizim için bu söylemlerin hiçbir geçerliliği yoktur. Dikkate de almıyoruz. Tekrar bir araya gelme şansı yoktur ya da bir ittifak kurma gibi bir düşüncemiz de yok. Cumhur İttifakı'mız devam edecektir. Bizden ayrılıp ayrı parti kuranlar MHP'ye çok büyük hakaretler ve saygısızlıklar yapıyorlar. Türkiye'nin meselesi huzurdur, barıştır. Herkese sorumluluk düşüyor. PKK bu sorumluluğu üstlenmiştir, Türkiye'deki yasal partiler de en az PKK kadar sorumluluk almak zorundadır.
"SOSYAL MEDYANIN KÖKÜ KAZINMALI"
Sosyal medya ortamı hakkında da konuşan Devlet Bahçeli, "Sosyal medyanın kökü kazınmalı. Hem aile yapımız hem toplumsal barışımız hem de dayanışmamız ve yeni neslimizin sağlıklı yetişmesi açısından dikkatli olunması gerekiyor. Bana kalsa yarım saattin içinde sosyal medyanın hepsini kapatırım." açıklamasında bulundu.
"CUMHURBAŞKANIMIZ 2028'DE DEVAM ETMELİ"
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın yeniden adaylığına desteğini de yineledi. Bahçeli, "Sayın Cumhurbaşkanı ile nasıl bir dostluğunuz var?" sorusuna ise şu şekilde yanıt verdi:
"Sayın Cumhurbaşkanımızla dostluktan ziyade bulunduğu makama karşı MHP'nin gösterdiği bir özen ve saygı vardır. Bu saygı samimiyetle karşılıklı olduğu zaman da birlikte düşünme ve paylaşma noktasına sizi taşır. Şu anda Sayın Cumhurbaşkanımıza tam destek veriyoruz. Türkiye 2 dönemden bu yana çok kritik aşamalardan geçmiştir. Özellikle 15 Temmuz ve sonrasında Cumhurbaşkanımızın değerli çalışmaları ülkemiz için yararlı olmuştur. Sosyal ve ekonomi meselelerinde sıkıntılar olabilir ancak bunlar aşılmayacak konular değil. İleride şartlar ne olursa olsun Sayın Cumhurbaşkanımızın görevine devamından yanayım. 2028'de de devam etmeli. Eğer tekrar bir cumhurbaşkanlığı adaylığını düşündüğü zaman MHP olarak tam desteğimizi vereceğiz."
"AHMET TÜRK GÖREVE İADE EDİLMELİ, AHMET ÖZER TAHLİYE EDİLMELİ"
Bahçeli, Terörsüz Türkiye çalışmaları kapsamında yasal düzenlemelerin ne olması gerektiğine ilişkin soruyu yanıtlarken de, şu açıklamayı yaptı:
Meclis'teki komisyonda her şey değerlendiriliyor. Barış tek kanatlı bir kuş değildir. Barışı uçurabilmek için ikinci kanadının da olması gerekiyor. Barışın tek kanadı Öcalan tarafından gerçekleştirilmiştir, PKK feshedilmiş ve silahlar bırakılmıştır. Şimdi beraberce yaşayabilmenin şartlarının neler olması gerektiği aşamasına gelinmiştir. Meclis'teki komisyon verimli çalışmasına devam ediyor. Ahmet Türk, Mardin Belediye Başkanı'ydı ama görevden alındı. Türkiye'de barışın ve huzurun sağlanabilmesi için PKK ile diyalogların kurulması konusuna katkı sağlayan biri. Böyle bir durum karşısında Ahmet Türk görevine iade edilmeli. Belediyesiyle kavuşması gerekir. Kardeşlik ve barış duygusunun gelişmesine katkı sağlayacaktır. Aynı şekilde Ahmet Özer de öyle. Eğer belediyede bir yolsuzluk ya da yasadışı davranışlar var ise bu ayrı bir konudur. Ama geçmişte PKK ilgili bazı düşüncelerini kamuoyu ile paylaşması ayrı bir konudur. Eğer Türkiye barış sürecine girdiyse Ahmet Özer'in tahliye edilmesi gerekiyor. Yolsuzluk gibi bir durum varsa gerekli cezayı da almalı. Bu iki konuyu birbirinden ayırmalıyız.